Meclis Başkan Yardımcısı Zorlu Töre dün UBP Milletvekilleri Ersin Tatar ve Aytaç Çaluda ile birlikte 78 yaşındaki bir Ruma arsa iadesi yapılan Kozanköyü ziyaretinde yaptığı konuşmada, Taşınmaz Mal Komisyonunun daha dikkatli kararlar alması, Yasasının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini kaydetti.
KKTCye Ruslar, İngilizler gelip yerleşebilir. Fakat KKTCyi yöneten Dışişleri Bakanının Rumlarla Rusları, İngilizleri aynı kefeye koyup anlayış ve hoşgörü istemesi asla kabul edilemez diyen Töre, Güney Kıbrısta Kıbrıslı Türklerin bıraktığı mülkler ve araziler, savaşlardan sonra uygulanan mal takası, 1926da Türkiye ile Yunaistan arasında imzalanan mal ve nüfus mübadelesi ile iki devletin varlığı gibi unsurarın da dikkate alınması gerektiğini kaydetti.
Töre,yazılı açıklamasında, Devletten devlete çözümler üretilmeli, bireysel başvurularla Türkiye ve Türk tarafı suçlu muamelesine tabi tutulmamalıdır dedi.
Töre, meskun yerlerde Komisyonun Rumlara mal iade etmesinin sakıncalarının ortada olduğunu, Yasanın aynısının Güney Kıbrısta da oluşturulması gerektiğini, tek taraflı olunca siyasi eşitliği ortadan kaldırdığını kaydetti.
Töre, tek taraflı Taşınmaz Mal Komisyonu oluşumunun Türkiyeyi ve Kıbrıs Türk tarafını suçlu sandalyesine oturttuğunu vurguladı.
Rumlarla iç içe yaşamanın mümkün olmadığının yaşanan tecrübelerden öğrenildiğini kaydeden Töre, Kıbrısı kana ve acıya bulayanın Rum-Yunan cephesi olduğunu ifade etti.
Töre, Taşınmaz Mal Komisyonunun 78 yaşındaki Nikolas Skuridise Kozanköydeki arsa iadesiyle ilgili köyde yaşanan huzursuzluğu ve gerginliği yerinde görmek, inceleme yapmak, halkın şikayetlerini yerinde tespit etmek için köye geldiklerini vurguladı.
Açıklamaya göre, Köy Muhtarı Hatice Beşiktepeli ve köy sakinleri, Nikolas Skuridis veya başka bir Rumun köye yerleşmesini istemediklerini ve her türlü tepkiyi koyacaklarını söylediler.
Gençlerimiz kırsal kesim arsası beklerken, köyde eşdeğerlerini alamayan insanlarımız varken köye rum gelmesini kabul edemeyiz diyen Kozanköy Muhtarı Hatice Beşiktepeli, 1974te Baf bölgesinden geldiklerini kendilerinin de taşınmaz mallarını Güneyde bıraktıklarını söyledi.
