Fileleftheros gazetesi Türkiyeden Sinir Harbi başlığıyla manşetten verdiği ve iç sayfalarında ayrıntısıyla analizlerde bulunduğu haberinde, Türkiyenin, enerji konusunda Güney Kıbrısa baskı yapmak için Doğu Akdenizde sinir harbine devam ettiğini ve yoğunlaştırdığını iddia etti. Türkiyenin ilk hedefinin, Güney Kıbrısın enerji planlarını uygulaması öncesinde bir savaş atmosferi yaratmak olduğunu savunan gazete, Ankaranın, kendi bölgesi ya da KKTCnin bölgesi olduğunu düşündüğü bölgelerde herhangi bir gemi ya da platformu şiddet bile kullanarak engellemekte kararlı olduğunu savundu.
Haberin devamında Türkiyenin hangi yöntemleri kullanacağı üzerinde tahminlerde bulunuldu.
Buna göre, Türkiyenin sondajların yapılacağı bölgelerde askeri tatbikatlar yapabileceği ihtimali üzerinde duran gazete, bu seçeneğin, baskın bir seçenek olduğunu savunarak, Türkiyenin, gergin bir atmosfer yaratacağını, tepkilere neden olacağını ve korku salacağını iddia etti.
Türkiyenin, Güney Kıbrısı bir kez daha düşünmeye ve programını dondurmaya itecek koşullar yaratacağını da öne süren gazete, bunun, Güney Kıbrıs ve para yatırımı yapan şirketlere bağlı olacağını belirtti.
Türkiyenin, Mağusa körfezi, Apostolos Andreas bölgesi ya da Akamaya yakın bir yerler seçmezse kendi sondajını yapma ihtimalinin nerdeyse olanaksız olduğunu iddia eden gazete, ülkenin Fatih adlı sondaj gemisinin ve alınması tartışılan bir başka geminin, Kıbrısın güney suları gibi derin sularda sondaj yapmasının mümkün olmadığını savundu.
Gazete, bilgilere göre Türkiyenin, Barbaros gemisi ile araştırmalara devam etme ihtimalinin bulunduğundan söz etti.
Öte yandan Norveçli personelin Fatih sondaj gemisinden ayrılışının Türkiye için ayrı bir engel oluşturduğunu ileri süren gazete, bu sorunun, Türk tarafının lanse ettiği gibi ekonomik sebeplere bağlı olmadığını belirterek, Güney Kıbrısın (personele) yasadışı sondajlara katılmaları durumunda her biri için hukuki etkilerin olmasıyla beraber bir bedel ödeyecekleri uyarısında bulunduğunu yazdı.
Türkiyenin Amerikan şirketi Exxon Mobili taciz etmeye niyetli olmadığını da belirten gazete, Exxon Mobilin sondaj yapacağı 10uncu parselin (Türkiye tarafından) yaratılan gri bölgeler arasında bulunmadığını kaydetti.
Gazete haberinin devamında, enerji konusundaki adımların Kıbrıs sorununu da etkileyeceğini belirtti.
Bazı kişilerin, sondajların, müzakerelerin başlamasıyla aynı zamana denk düşmesini arzu ettiğini kaydeden gazete, bunun şu an için mümkün görünmediğini belirtti.
Gelişmelerin, Kıbrıs sorunu ve enerji konuları olmak üzere iki eksende hareket edeceği analizinde buluna gazete, öte yandan bölgede yaşananların görmezden de gelinemeyeceğini belirtti.
Exxon Mobilin 10uncu parselde yapmayı planladığı sondajların kasımda gerçekleşeceğini, diğer şirketlerin de 2019 yılında sondajlar yapmayı planladığını anımsatan gazete, Güney Kıbrısın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesi içerisindeki 7inci parseli ruhsatlandırma yönünde attığı adıma da işaret etti.
Gazete, Kıbrıs sorununda şu anda bir durgunluk olsa da gündemde Kıbrıstaki BM Barış Gücü (UNFICYP) konusunun bulunduğunu belirtti.
Güney Kıbrısın, Barış Gücünün adadan ayrılması durumunda, Türkiye ara bölgeyi alma yönünde hareket edeceği için doğrudan çatışma tehdidi atlında kalacağına dair her yöne mesajlar ilettiğini yazan gazete, Rum yetkililerin, muhataplarına, ülkenin, istikrar faktörü olduğuna vurgu yaparak, Barış Gücünün çekilmesi durumunda bu istikrarın var olmayacağını belirttiğini de aktardı.