Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Kıbrıs TV’de gazeteci Hasan Hastürer’in sorularını yanıtladı.
50 Milletvekili adayıyla birlikte, Girne çarşısında ve Çarşamba pazarında, esnafla birebir konuşma, sohbet etme şansını bulduklarını ifade eden Genel Başkan Ataoğlu, “Beni en çok muylu eden şey, esnafın bize yönelik güzel sözleri oldu. Pandeminin başlarında ziyaret ettiğimde Girne için ‘ölü şehir’ benzetmesi yapan esnafa önerilerimi sunmuştum. Sonra bunları hayata geçirdim, esnaf tüm bunları hatırladı, bize övgüyle yaklaştı. Bu durum beni çok daha mutlu etti” şeklinde konuştu.
“GİRNE VE MAĞUSA’DAKİ PROJELERİMİZ ENGELLENİYOR
Ülke geneli için çeşitli projelerinin bulunduğunu ama adım atmalarının engellendiğini anlatan Ataoğlu, “Demokrat Parti’nin tek hassasiyeti ve tek önceliği, halkının refah seviyesini yğkseltecek projeleri hayata geçirmektir. Kişisel ve zümresel çıkarlara asla tevessül etmedik. Özellikle pandemi sürecinde, sektörlerde yaşanan ekonomik daralma ve buna bağlı olarak devlet gelirlerindeki ciddi azalmayı önlemek amacıyla, ortaya kısa vadede hayata geçecek projeler üzerinde yoğun çalıştık. Ancak hükümet ortaklarımızın hassasiyet ve öncelikleri, bizim hassasiyet ve önceliklerimizle kesişmediği için maalesef hayata geçemedi” dedi. Ataoğlu, ortaya koydukları ve ülke ekonomisine doğrudan katkı sağlayacak, ülkenin gerek ekonomik gerekse de sosyal ve kültürel anlamda da kalkınmasına ivme katacak olan Girne ve Mağusa limanlarıyla ilgili ortaya koydukları projelerle ilgili karşılaştıkları sorunlara değindi.
“MAĞUSA’YA YAT LİMANI PROJESİ MİK’TE TAKILDI, BİR TÜRLÜ İHALEYE ÇIKILMIYOR”
Mağusa’ya yat limanı projesi üzerine uzun süre emek harcadıklarını ancak hazır projenin Merkezi İhale Komisyonu’na takıldığını, bir türlü ihaleye çıkılmadığını vurgulayan Ataoğlu, süreci şöyle özetledi:
“2017 yılında, Mağusa’nın mevcut limanı içerisindeki iskele çöktü. Bu nedenle batan balıkçı tekneleri oldu. Lagunanın orada, askeriyeye ait bir yer vardı. Oradaki sorumlu komutanla konuştum, yukardan talimat gerekir dedi. Aradık, iskele yapılana kadar kullanılması için müsaade istedik. Komutanımıza bir kez daha teşekkür etmek isterim, o akşam balıkçıları söz konusu bölgeye aktardık. O günden sonra orası, Turizm Bakanlığı’na bağlı kaldı. İlgili bakanlığa, arzu ettiğimiz balıkçı barınağının yapılmasını talep ettik. Akabinde, söz konusu alanın yanında, yine askere ait bir yer vardı, oranın da bize verilmesini istedik. Hedefimiz, yat limanı yapmaktı. Çünkü alternatif turizm modelinde yatçılığa baktığınızda, Akdeniz çanağında dolaşa çok fazla yat var, biz de liman olalım dedik. Komutan kabul etti, yasal prosedürü izledik ve Başbakanlık’tan olumlu görüşü alıp, bölgeyi Turizm Bakanlığı üzerine aldık. Hemen ardından yat limanıyla ilgili projeleri çalışmaya başladık. Fakat nafile… Bitmiş proje halen MİK’de duruyor. Bu proje yap – işlet – devret modeli olacaktı. Sözleşmede, istihdam yaratılmasından, özelde Mağusa, yerelde KKTC ekonomisine sağlaması yönünde maddeler vardı. Devletin cebinden beş kuruş çıkmayacaktı. Ama ihale MİK’te, bastırılmış bir şekilde duruyor. Seçim yasaklarına takılabilir dediler, YSK’dn görüş alalım dedik, buna bile halen yanıt gelmedi”
“BİZ GECE – GÜNDÜZ ÇALIŞTIK, ORTAKLARIMIZ KURULTAY KAVGASI VERDİ”
Sokağa çıkma yasağının yaşandığı süreçte, ekibine özel izin aldığını ve bakanlıkta gece – gündüz bu proje üzerinde çalıştıklarını anlatan Ataoğlu, “Peki o günlerde ortaklarımız ne yapıyordu? Küçük ortağın kurultay kavgası başladı, o bitmeden büyük ortağın kavgası başladı, bitmedi, bugünlere geldik” dedi.
“BENİM VEYA DP’NİN ADINI GEÇİRMEDEN KAMUOYUNA AÇIKLAYIN DEDİM, BUNU BİLE YAPTIM”
Ataoğlu, projenin halen MİK’te bekletildiğine vurgu yaparak, “Ben ortaklarımla konuştum. Benim adımın ya da partimin adının geçmesine gerek yok, Bakanlar Kurulu ve Başbakan çıkıp açıklasın bile dedim, bunlara kadar söyledim, yeter ki olsun dedim ama olmadı” şeklinde konuştu.
GİRNE ANTİK LİMAN RESTORASYON PROJESİ…
Girne Antik Liman’a ilişkin restorasyon projesinde de sorunlar yaşandığına dikkat çeken Ataoğlu, hem Ulaştırma Bakanlığı, hem belediye, hem de esnafla birlikte çalışarak bu projeyi hazırladıklarını, projenin bitmiş durumda olduğunu ancak dört etaplı projenin sadece birinci etabına çıkılabildiğini, diğer üç adımı, tüm uğraşlarımıza rağmen atılamadığını ifade etti.
ASGARİ ÜCRET… “İSTENİLEN RAKAM VERİLSE, BENİM GENCİM NEDEN GİDİP GÜNEY’DE İŞLESİN?”
Asgari ücret konusunda kendisini eleştirenlerin bulunduğunu ifade eden Ataoğlu, “Lütfen empati yapalım. Ben aynı zamanda bir işletmeciyim. İşletmecileri de düşündük, devlet katkısının bir yıl daha uzatılması yönündeki kararımızı da açıkladık. Ama çalışanımızın alım gücünü arttırmak zorundayız. Eğer istenilen rakam oluşsa, neden gencimiz Güney Kıbrıs’a gidip işlesin ki?” diye sordu.
“49 ADAYIMIN HEPSİNE KEFİLİM”
Son olarak seçim çalışmalarına ilişkin soruları yanıtlayan DP lider, “Birbirinden değerli, pırıl pırıl 49 adayım var. 49 adayımın hepsine kefilim. Her kesime hitap eden, projelerimize proje kayacak olan, gailemize gaile katacak olan, toplumu temsil eden adaylarımız var” dedi.
“YILBAŞINDAN SONRA 1000 CİVARI KATILIM GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”
Her geçen gün DP’ye katılımların arttığına işaret eden Ataoğlu, “Geçtiğimiz Perşembe akşamı, 96 kişi daha Demokrat Parti’ye katıldı, Cuma akşamı ise 300 kişiden fazla katılım gerçekleşti. Yılbaşından sonra 1000 civarı katılım gerçekleştireceğiz” dedi.