İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler, geçen hafta Ankara da gerçekleştirdiği resmi temasların çok verimli geçtiğini, her zaman ikili ilişkilere ve diplomasiye çok önem verdiğini ifade etti. Göreve gelmesinden sonra 4 ay içerisinde ikinci kez Türkiye Cumhuriyeti’nde üst düzey resmi temaslarda bulunduğunu hatırlatan Öztürkler, her zaman projelerle Türkiye Cumhuriyetine gittiklerini, karşılıklı güven ve saygı temelli bir ilişki kurulduğunu, bundan da ülkemize hizmet yolunda büyük mutluluk duyduklarını belirtti.
Siyasete girmeden önce defalarca katıldığı programlarda halka iki konuda söz verdiğini hatırlatan Öztürkler, “Halkımıza karşı iki önemli konuda sözüm vardır: Biri, her ne görevde olursam olayım temiz kalmak, ikincisi de güven konusudur. Bu iki özelliğimi koruyarak, halkımıza hizmet etmek istiyorum ”dedi.
Türkiye Cumhuriyeti yetkili makamlarının da bu iki konuya değer verdiklerini gözlemlediğini ifade eden Öztürkler, Ankara temaslarında en çok öne çıkan konunun kamu güvenliğinin korunması, teknik destek, yeni yazılımlar, otomasyon sistemleri, pasaport, mülteci konusu ve iki bakanlık arasında yürütülen işbirliklerinin geliştirilmesi adına atılacak adımlar olduğunu ifade etti.
“YENİ PASAPORTLAR 2-3 GÜNE VERİLMEYE BAŞLANACAK”
Göreve geldikleri ilk günlerde küresel çapta yaşanan çip sorunu dolayısıyla KKTC pasaport cüzdanlarında sorunlar yaşandığını ve eldeki stoklarda sadece 1000 civarı pasaport cüzdanı kaldığını gördüklerini belirten Bakan Öztürkler, bu sıkıntının aşılmasına kadar önce KKTC’den TC’ye arabayla gidişlerin çipli kimliklerle yapılmasının önünün açıldığını, daha sonra da 11 yaş altı çocuklarımıza çipli kimlik verilebilmesi için yasal düzenleme yapıldığını, tüm bu adımlarla pasaport ihtiyacının bir nebze azaltıldığını fakat esas sorunun çözümü için de aynı günlerde çok yönlü girişimlerin devam ettirildiğini söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü ile işbirliği içerisinde yürütülen çalışmalarla da pasaport sorununun tamamen çözüldüğünü ifade eden Öztürkler, “Devlet olarak vatandaşımıza karşı sorumluluklarımız vardır. Bu bilinçle hareket ediyoruz. Yeni nesil pasaportlarımız, uluslararası standartlarda, özel güvenlik kodları ile tüm baskı, onay işlemleri KKTC Nüfus Kayıt Dairesinin baskı makinelerine uygun şekilde hazırlandı. Gelirken yanımızda 1800 adet pasaportla geldik. Önemli olan konu burada yürütülen çalışmalar neticesinde 5-6 yıl bizlere yetecek 60 Bin adet pasaport basacak malzemenin tedarik edilmiş olmasıdır. İki üç gün içerisinde teknik arkadaşların yazılımları tamamlamaları ve test denemelerinin yapılmasının ardından yeni KKTC pasaportlarımızı vatandaşlarımıza vermeye başlayacağız ”dedi.
“MAKS PROJESİNİN TAMAMLANMASI İLE ÇAĞDAŞ BİR ŞEKİLDE NÜFUS SAYIMI YAPABİLECEĞİZ”
Geçmiş görevlerinde de her zaman istatistiki verilere önem verdiğini ifade eden Bakan Öztürkler, “İstatistik veriler sağlıklı bir şekilde elinizde yoksa bir ülkenin geleceğini planlamak doğru ve mantıklı olmuyor”dedi.
Temel vizyonlarından birinin Mekansal Adres Kayıt Sistemi (MAKS) projesine olduğuna dikkat çeken Öztürkler, 25 Aralık Yerel Seçimlerin tamamlanmasının ardından Belediyelerle yürütülen projenin Şubat-Mart ayları gibi neticelenmesi, eksiklerin giderilmesi sonrasında Mekansal Adres Kayıt Sistemi ile de kimseyi evine kapatmadan, çağdaş bir şekilde nüfus sayımı yapılabileceğini açıkladı.
“E-VİZE İLE GİRİŞLERDE KONTROL SAĞLANACAK”
Muhaceret Sisistemlerinde yapılan kontrollerle, Polis ve Güvenlik Güçlerinin raporları doğrultusunda ülkede düzensiz şekilde kalan kişiler ile suça karışmış olanlara karşı sıfır toleransla hareket ettiklerini yineleyen Öztürkler, “Ülke güvenliği ve kamu huzurunun korunması adına 4 ayda 1500’e yakın kişinin deport edildiğini, konunun çok ciddi olduğunu, E-Vize ile girişlerde önemli ölçüde kontrolün sağlanacağını söyledi.
Herkesin üzerine düşen önemli sorumluluklar olduğunu belirten Öztürkler, “Çalışmak için gelenlerde İş insanlarımızın, Çalışma Bakanlığının, Öğrenciler için Üniversiteler ve Eğitim Bakanlığının, Muhaceret Kontrolleri için İçişleri Bakanlığı ve Polis Muhaceretin, evini öğrencilere kiralayan insanlarımızın hepimizin bu konuda üzerimize düşen görevler vardır. Biz, bu sorumlulukla hareket ediyoruz”dedi.
E-Vize Otomasyon Sistemi ile ülkeye gelecek olan kişilerin bilgilerinin önceden kontrol edilerek, daha adaya gelmeden ön kontrollerin yapılarak sınır güvenliğinin artırılacağını ve kişilerin daha güvenli şekilde kayıt altına alınacağını ifade eden Öztürkler, “E-Vize uygulaması ile kamu güvenliği için sakıncalı olan bir kişi daha adaya gelmeden önce bilineceğinden, yıllardır sınır dışı için de devletin kasasından çıkan yüksek bedellerde azalacaktır. Ayrıca E-Devlet yapısının önü açılacak ve eksik olan yapı oluşturulmaya başlanacaktır”dedi.
YENİ CEZAEVİNDE TOPLUMA KAZANDIRMA PROJELERİ ÖNE ÇIKACAK
Merkezi Cezaevi (Kuruluş, Görev Ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasasının eksiklerinin giderilerek tamamlandığını ve 6 Temmuz 2022 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlatan Öztürkler, “Yeni Cezaevi bina olarak tamamlanmış, yasası ise eksikti. Bu yasanın geçirilmesi bize nasip oldu. Yeni Cezaevinin hizmete girmesi için mevcut 298 olan cezaevi personel sayısı, yeni cezaevi ile 511 olmuş ve ek 213 adet kadro ihtiyacı doğmuştur. Yakın zamanda Kamu Komisyonu tarafından sınavları yapılan 100’e yakın yeni gardiyanımız eğitimlerinin ardından görevlerine başlayacaktır. Temmuz ayı başında kademeli olarak başladığımız taşınma süreci de Ekim ayı içerisinde tamamlanacaktır” şeklinde konuştu.
Merkezi Ceza Evindeki güncel verilerini de paylaşan Öztürkler, “Şu an Merkezi Cezaevinde toplam 763 mahkum vardır. Bunların 180’i TC uyruklu, 177’si KKTC vatandaşı ve 350’si de üçüncü ülkelerden yabancılardır. Burada cezaevinin % 45’inin yabancılardan oluştuğunu görüyoruz”dedi.
Mahkumların Topluma Kazandırılması kapsamında yakın zamanda DAÜ ve LAÜ ile eğitim programları için işbirliği protokolleri imzalanacağını açıklayan Öztürkler, “Yeni Cezaevinde mahkumların topluma kazandırma projelerinin öne çıkartılacağını, mahkumların toplumla yeniden bütünleşmelerini sağlayacak koşulların sadece bina olarak değil, faaliyet, eğitim ve iyileştirme programları ile de destekleneceğini ifade etti.
Ayda bir kez mevcut cezaevini ziyaret ederek hem mahkumların şikayetlerini, hem de cezaevi personelini dinlediğini ifade eden Öztürkler, Mahkumların topluma kazandırılması adına Mesleğim Hazır, Aynı Dili Konuşuyoruz, Şiddetsiz İletişim Mümkün, Sağlıklı Yaşam, Güçlü Toplum ve Kadınlar Başarır gibi başlıklarda kapsamlı bir eğitim programı hazırlandığını, orada cezalarını çeken insanların onurlarının zedelenmeden, eğitim alarak normal yaşamlarına dönmelerinin çok önemli olduğunun altını çizdi.
28.09.2022 13:10:29