Ülkedeki eğitim sistemini değerlendiren Köseoğlu, “Eğitim adasıyız diyoruz ama dilekçe yazabilen bir lise mezunumuz yoktur. İngilizce konuşabilen, Fransızca yazabilen elemanımız yoktur. Turizm adasıyız diyoruz ama yabancı dilde iletişimde ne yazık ki sınıfta kaldık. Öğrencilerimize gramer öğretiyoruz ama konuşmayı, iletişim kurmayı öğretme noktasında eksik kalıyoruz” dedi. Eğitimde nitelediğin kalitesinin artırılması gerektiğini kaydeden Köseoğlu, “Çocuklarımız neden niçin sorularının cevabı verebilmeli. Çocuklarımıza analiz etme yeteneğini aşılamamız lazım” şeklinde konuştu.
Eğitimde fırsat eşitsizliğine vurgu yapan Köseoğlu, “Pandemi döneminde bazı çocuklarımızın süper hızlı bilgisayarları varken bazı öğrencilerimizin telefonu dahi yoktu. Tablet dağıtarak bu sorunu çözmeye çalıştık ama ne yazık ki bu sefer de internet sorununu çözemedik. Tüm çocuklarımız aynı kalitede eğitim alabilmeli ve eğitimde kalite artırılmalı. Ne yazık ki pandemi döneminde sınıfta kaldık” ifadelerini kullandı.
“ORTAK BİR VİZYONA İHTİYAÇ VAR”
Bu kadar küçük bir ülkede çok ciddi bir diyalog eksikliği olduğuna dikkat çeken Köseoğlu, “Bakanlık bir şey dediğinde sendikalar tam tersini söylüyor. Sendikaların kendi misyonlarını savunmak gibi bir misyonu vurdur. Önceden öğretmenler grev yaptığında tüm toplum destek verirdi. Sendikada yönetim kurullarında görev yapmış biriyim. Sendikaların ben yaptım oldu davranışında olmadığına eminim. Sendikalarla bir araya gelip verileri önlerine koyarsanız ve iletişim yoluna giderseniz çok farklı sonuçlar alabilirsiniz” dedi.
Köseoğlu, “Toplumun uzlaşı içinde olması lazım ve eğitimin paydaşlarından en önemlisi öğretmenlerse, vizyonlarını öğretmenlerle bir araya getirememiş hükümetlerin başarı şansı yoktur. Bundan öğretmenler sıkıldı. Ortak bir vizyona ihtiyaç vardır. Bir karar alınırken öğretmenlerin görüşleri alınmalıdır” ifadelerini kullandı.
“DEVLETİN HALKINA HİZMET EDECEK HALİ KALMADI”
Devlet kurumlarının verimsizliğine dikkat çeken Köseoğlu, “Kıbrıs’ta ekonominin genel olarak sorunu devlettir. Devlet çok büyük, hantal ve verimsizdir. Devlet siyasilerin siyasi rüşvet olarak işe aldığı gerekli veya gereksiz birçok insan yüzenden devlet şişmiş durumdadır ve bu şişkinlik topladığımız vergilerini maaş demelerine döndürüyor. Dolayısıyla alt yapı yapmaya, enerji için yatırım yapmaya yeterli kaynak bulunamıyor. Toplanan vergilerle ancak maaş ödeniyor hatta çoğu zaman borçlanıyor. Bunun süratle değişmesi gerekiyor. E-devlet yapısın biran önce hayata geçmesi gerekiyor. İnsanlarımız seyrüsefer ödemek için saatlerce kuyrukta beklememeli. Bir işimizi yapabilmek için birine vefa borcumuz olması gerekmiyor. Birine vefa borcunuzu ödemek için oy vermeniz gerekmiyor. Devletin halkına babalık yapacak gücü yok. Devletin halkın elinden tutacak gücü yok. Hantal hale getirdiğimiz devletin halkına hizmet edecek hali kalmadı” dedi.
“POPÜLİST YAKLAŞIMLARI DEĞİL DOĞRULARI SÖYLEYENLERİ SEÇİN”
Köseoğlu, “23 Ocak’ta halkımızın sınavı var. Halkımız bu sınavında önümüzdeki 5 yıl hükümet edecek ve kendisini temsil edecek kişileri seçmeye gidecek. Vatandaşlarımızın en çok vaatlerde bulunanı değil icraat ortaya koyabilecek kişileri seçmesi gerekir. Popülist yaklaşımları değil doğruları söyleyenleri seçin. Umuyorum ki bu sınavdan başarıyla çıkacağız” dedi.